Hani, “Baba mesleği” derler ya… Burak ve Mehmet Ağır kardeşlerin zeytin&zeytinyağı öyküsü de öyle başlamış. Baba Halis Ağır, dede Mehmet Ağır’dan; onlar da, Halis Bey’den nöbeti devralmışlar. Dede Mehmet Ağır, zeytin ağacını çok severmiş. Bu mucize ağacın saflığını, verdiği huzuru, güveni ve doğallığı ondan; ekim, bakım, hasat, sıkım sürecini de babalarından öğrenmişler. Aslında işin teorisine hakimlermiş. Zira; 1991 doğumlu Burak Ağır da, 2 yıl sonra dünyaya gelen kardeşi Mehmet Ağır da Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi’ni bitirmiş. Zaten çocukluklarından itibaren zeytin&zeytinyağının içinde büyümüşler. Zeytin onlar için hep bir heyecan, mutluluk olmuş. Ağaçların yıldan yıla tıpkı kendileri gibi büyüdüğü dönemlere şahitlik etmişler. Toprak ve tarım her zaman iki kardeşi içine çekmiş, başka bir iş hiç düşünmemişler. İşte, baba Halis Ağır, oğullarına üniversitede öğrendiklerini pratiğe dökmeleri konusunda yol gösteren olmuş. Tarihler 2014’ü gösterdiğinde Burak&Mehmet Ağır kardeşler olarak ailenin zeytin ve zeytinyağı kısmını geliştirerek, 2000’lerde dikimi tamamlanan bahçelerin mahsullerini işlemeye başlamışlar.
YILLIK 125-150 TON CİVARI
Ailenin zeytinlikleri İzmir’in Dikili ilçesinin Kabakum köyündeki Aktepe mevkisinde. Farklı parsellerde toplam 200 dönüm. Ağaçların büyük kısmı ‘Edremit’ (Ayvalık yağlık) cinsi. 600 kadar da sofralık ‘Gemlik’ var. Bahçeleri ‘iyi tarım uygulamaları’ sertifikalı. Yıllık 125-150 ton civarı zeytin işleme kapasitesine sahipler. Sıkımı şimdilik bölgelerindeki yeni sistem bir tesiste yapıyorlar. Tek markaları mevcut, ‘Aktepe Kabakum’. Bu ismi köylerinden ve zeytinliklerinin bulunduğu mevkiden esinlenerek koymuşlar. Logoyu da kendileri çizmiş. Halen tüketiciye sosyal medya, e-ticaret, satış noktaları ve satış ofisi aracılığıyla ulaşıyorlar. Hedefleri ilk etapta içi pazarlarını genişletmek, insanların zeytin&zeytinyağını bilinçli bir şekilde tüketmesini sağlamak. Sonrasında engelleri aşabilirlerse ihracat da yapmak.
ORGANİK ÜRÜNLERİMİZ YOLDA
Burak Ağır, “Ülkemizin en güzide bölgesinde bu işi yapmak bize gurur veriyor. Daha önce de söylediğim gibi işin başında ben ve kardeşim Mehmet var. Ama babamız Halis Ağır, engin deneyimi, tecrübesi ve bilgi birikimiyle her zaman yanımızda. Bir anlamda zeytinleri o dikti, meyvelerini işlemek ise bize nasip oldu. Yaptığımız işi çok seviyor ve önemsiyoruz. Her türlü gelişimi yakından takip ediyoruz. Yeni teknolojiyi anında devreye alıyoruz. İyi tarım uygulamalarından sonra organik tarım belgesine geçmek için gerekli şartları sağlayıp başvurumuzu yaptık. Bir aksilik olmadığı taktirde 2020’de organik sertifikalı zeytin&zeytinyağlarımız da piyasadaki yerini alacak. Amacımız; kalitesi, doğallığı, tazeliğiyle her geçen gün daha çok insan tarafından adı duyulan ve bilinirliği artan markamızı büyüterek gelecek nesillere aktarmak” diyor.