FİRMA: Anolive Gıda Sanayi A.Ş.
MARKA: Anolive
BÖLGE: Manisa, Akhisar, Durasıl
Yaşam kalitesine dikkat eden, vücut ve beyin sağlığına özen gösterenler için
Artan memleket özlemi tekstil mühendisi Mukadder Özden’i Akhisar’da yatırım yapmaya yönlendirmiş. Eski anıların da etkisi ve sağlığa katkısı nedeniyle zeytinyağında karar kılmış. Markasına da her şeyin bir zeytin danesinden başladığı düşüncesiyle İngilizce’de ‘bir zeytin’ anlamına gelen ‘an-olive’ kelimelerinden türettiği ‘Anolive’ adını vermiş.
Tekstil mühendisi Mukadder Özden, 1990’lardan gelen deneyimi ile organik ve sürdürülebilir tekstil alanındaki duayen isimlerden biri. Yıllarca profesyonel olarak çalıştıktan sonra 2005’te kendi firmasını kurmuş. Özellikle organik giysiler olmak üzere üretim yapmaya ve bunları Avrupa’ya ihraç etmeye başlamış. Şüphesiz ki bu deneyim onun yaşam şeklini de etkilemiş. Daha iyi ve daha yalın yaşam tarzını benimsemiş. Aileden de gelen alışkanlıkla yıllardır evine zeytinyağından başka bir yağ sokmayan Mukadder Hanım, memleketi Manisa Akhisar’da tamamen doğal zeytinyağı üretmeyi ve bu yağları yaşam kalitesine dikkat eden, vücut ve beyin sağlığına özen gösteren ailelere sunmaya karar vermiş. Böylece ‘Anolive’nin yaşam yolculuğu başlamış.
ÇOCUKLUĞU ZEYTİNLİKLERDE GEÇTİ
“Çocukluğum, dedelerimin ve ailemizin yaşadığı Akhisar Bünyani Osmani’de tarım alanları ve zeytinliklerin içinde geçti. Sonbaharlarda tüm aile şafaktan akşama kadar arazide birlikte çalışırdı. Biz çocuklar da yakındaki kaynak veya çaylardan onlara su taşırdık. Ağaçların dallarında esen rüzgarın sesi hala kulaklarımdadır. Babam çok meraklı ve öğrenmeyi seven bir kişiydi. 1970’li yılların başında Manisa Tarım İl Müdürlüğü’ne sürekli gidip gelerek köyümüze yüzlerce zeytin fidesi getirdi. Öğrendiklerini azimle uygulayarak, dedemle birlikte uzun uğraşlarla güzel bir zeytinlik oluşturdular. Zaman geçti, büyüklerimiz rahmete kavuştu. Maalesef ki o araziler de birer birer elden çıkarıldı” diyor.
TEKSTİLE ZEYTİNYAĞINI DA EKLEDİ
Bu süreçte tekstil mühendisi olduğunu, İzmir’de yıllarca profesyonel olarak çalıştığını, sonra kendi işini kurarak dünyaya giysi üretip hem onların markası, hem de kendi markasıyla satmaya başladığını söyleyen Mukadder Özden, “Ana faaliyet konumuz da organik ve sürdürülebilir giysiler oldu. Zamanla artan memleket özlemi ve çocukluğumun anıları beni Akhisar’da bir yatırım yapmaya yönlendirdi. Eski anıların da etkisi ve sağlığa katkısı nedeniyle zeytinyağında karar kıldım. Uzun aramalardan sonra ailemin bir kısmının geldiği bir yayla köyünde çok uygun bir zeytinlik karşımıza çıktı. Tam dilediğimiz gibiydi. Endüstriden, trafikten, şehir kirliliğinden uzak; doğal ormanla çevrili, kendi içinde suyu olan, kente yukarıdan bakan bir arazi. Hemen karar verdik, ardından Anolive Gıda A.Ş.’yi kurduk ve zeytinyağı imalatımız başladı” ifadelerini kullanıyor.
KİMYASALLARDAN UZAK, EKOLOJİK
Zeytinliklerinin Akhisar Durasıl’da, Ege Denizi’ne bakan yamaçlarda, ovadan yüksek yaylalarda olduğu bilgisini paylaşan Mukadder Hanım, “30 dönüm arazimiz içinde monovarietal, ‘Gemlik’ çeşidi ağaçlarımız var. Butik bir işletmeyiz. Yaklaşık bin ağaçtan, sezonda ortalama 3.5 ton zeytinyağı elde ediyoruz. Günlük olarak elle toplanan zeytinlerimizi en geç 8 saat içinde asgari miktarda suyla soğuk sıkıma tabi tutuyoruz. Sıkımı işlemi yine Akhisar’da birlikte çalıştığımız iş ortağımızda, modern makinelerde ve kontrollü şekilde yapılıyor. Her bir üretimimizi uluslararası akredite laboratuvarlarda, hem ürün saflık ve kalite parametreleri, hem de kimyasal artık-kalıntılar, ilaç birikimleri yönünden analiz ettirerek titizlikle kontrol ediyor, güvenmediğimiz bir ürünü tüketiciye sunmuyoruz. Nihai tüketiciye şimdilik online kanallarla ulaşıyoruz” diye konuşuyor.
YÖRE HALKIYLA BİRLİKTE BÜYÜYECEK
Henüz ikinci sezonlarında olduklarına dikkat çeken Mukadder Özden, son olarak şunları aktarıyor: “Önce zeytinliklerimizi arındırdık, kimyasallardan uzak, ekolojik uygulamaları başlattık. Bu yıl ziraat mühendisi danışmanımızla iyi tarım uygulamasına başlıyoruz. Özel gurme yağlar yapma hedefimiz var. Sonrasında da Avrupa’daki tadım yarışmalarında ödül almak gibi gelişmeler olabilir. Biz lokalde üretim, yöre insanı ile değer üretme konularına çok değer veriyoruz. Bulunduğumuz bölge bakir ve kontaminasyondan uzak. Öyle de kalmak istiyoruz. Zeytinlerimiz elle toplanıyor. Üretim hacmimizdeki büyümeyi de yöre halkıyla güç birliği yaparak sağlayacağız. Ürünlerimizin her daim aynı lezzette ve kalitede olması hedefimiz var. Monovariatal üretim yapıyoruz. Müdavimlerimiz oluşmaya başladı. Bu da bize ayrıca heyecan veriyor. İhracat da düşünüyoruz. Ama kendi markamızla. Zaten dış ticaret konusunda çok deneyimliyiz. 12 yıldır Avrupa ve dünyaya ürün yapıp ihraç ediyoruz. Şimdi de gıda konusuna özel deneyimler ediniyoruz. Zeytinyağı sektörünün kimyasal kalite değerlerini, ambalaj çeşitliliklerini öğrendik. Hedefimiz ‘Anolive’ markası ve ‘made in Akhisar/Türkiye’ etiketimizle pazarlarda yer almak. Ürün gamımızı çeşitlendirmek için de yurtdışı pazarlardaki yüksek katma değerli yağ sunumlarını dikkatle inceliyoruz.”
HER ŞEY BİR ZEYTİN DANESİYLE BAŞLADI
‘Anolive’ adını verdikleri tescilli bir markaları olduğunu kaydeden Mukadder Özden, ekliyor: “Markamızın uluslararası olması gerekiyordu. Biz de her şeyin bir zeytin danesinden başladığı düşüncesiyle İngilizce’de ‘bir zeytin’ anlamına gelen ‘an-olive’ kelimelerinden türettik. Logomuzda ise harflerle bütünleşmiş bir zeytin dalını kullandık.”
Tekstil mühendisi, giysi üretim uzmanı Mukadder Özden, okulundan mezun olduğundan beri çeşitli dernek, kulüp ve federasyonlarda üye, yönetici, başkanlık gibi görevler üstlenmiş bir iş kadını.