Her şey 7 yıl önce başlamış. Yönetici olarak çalıştığı bankacılık sektöründen emekli olan Saadet Demirağ ve eşi, bir Ege kasabasında yaşama hayallerini devreye sokarak Aydın Didim’e bağlı Akbük’e yerleşmişler. Satın aldıkları evlerinin bahçesindeki ‘Memecik’ çeşidi zeytin ağacından topladıkları ürünün miktarı az olduğu için bir komşularının zeytinleriyle birleştirerek ilk yağlarını elde etmişler. “Aroması, kokusu, tadı bambaşkaydı. Oysaki yıllarca en kaliteli yağları almaya özen göstermiştik. Daha sonra bunun nedeninin yaptığımız erken hasat ve aynı zamanda AB’den coğrafi işaret alan ‘Memecik’ çeşidi zeytinden olduğunu anladık” diyorlar.
İYİKİ DE MERAKININ PEŞİNDEN GİTTİ
Saadet Hanım, ‘Memecik’i, Milas zeytinyağını merak edip araştırırken gazeteci Nevzat Çağlar Tüfekçi’nin Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Mücahit Taha Özkaya ile yaptığı röportajı okumuş. Ardından Doç. Dr. Özkaya’yı sosyal medya üzerinden de takip ederek, kitaplarını da temin edip incelemeye başlamış. Araştırmaları esnasında Balıkesir Üniversitesi Edremit Meslek Yüksekokulu’ndan Dr. Mücahit Kıvrak ismine, ardından Zeytindostu Derneği’ne ve o dönemki başkanı Prof. Dr. Fügen Özkaya’ya ulaşmış. Böylelikle onlara ait akademik çalışmalara da ulaşmaya başlamış. Bahçesindeki bir zeytin ağacı ile başlayan sevgisi ve biriken bilgisiyle artık bir zeytinliğinin olması zamanının geldiğini anlamış. Eşi Cengiz Bey’in de yüreklendirmesi ve desteğiyle Bafa bölgesinde bir zeytinlik alarak hayalini gerçeğe dönüştürmüş.
KÖR TADIMDA ‘KUSURSUZ YAĞ’ SEÇİLDİ
“Öncelikli amacım sadece ailemiz için küçük bir zeytinlik alıp üretim yapmaktı. Karşıma çıkan seçenek beni çok heyecanlandırdı. 7 yıldır öğrencilik yaptığım durumdan 2021-2022 sezonunda ‘Sothis Olive Oil’ olarak markamı da oluşturarak ilk üretimimi gerçekleştirdim. Yaşamakta olduğumuz iklim krizinden dolayı çok önem taşıyan susuz tarımla amatörce butik üretim yapıp yakın çevreme de olabilecek en kaliteli, doğal, sağlıklı, şifa deposu ve hilesiz ürünü ulaştırmayı planladım. Erken hasadın önemi, polifenoller, zeytinyağının sağlık üzerindeki etkileri ve şifası, üretim teknikleri, zeytin ormanı, ekosistem döngüsü içinde olma planı, tarım, toprak analizleri, tadım ve üretim derken adı geçen değerli isimlerden çok destek aldım. Artık zeytincilik konusunda neredeyse onların öğrencisi gibiydim. Bu arada Didim Ziraat Odası ve Zeytindostu Derneği Başkanı Hilmi Yıldırım’ın önderliğinde Güney Ege Kalkınma Ajansı’nın (GEKA) desteğiyle üreticilere yönelik yapılan katma değeri yüksek zeytinyağı üretimi semineri sonrası yapılan kör tadımda zeytinyağım ‘kusursuz’ bulunarak birinci seçildi” diye konuşuyor.
GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKMAYA DEVAM
Malum; Eski Ahit’e göre zeytin, refahın ve bolluğun sembolüdür. Ayrıca tüm kutsal kitaplarda adı geçen zeytin ağacı kutsallığın, bolluğun, adaletin, sağlığın, gururun, zaferin, bilgeliğin, arınmanın, yeniden doğuşun sembolüdür. Ayrıca tarihte bilinen, adına koruma kanunu çıkarılan tek ağaçtır. İşte Saadet Demirağ da bu nedenle sağlık ve şifa deposu zeytin-zeytinyağına, coğrafi işareti almış bu yerel çeşide, ekosisteme, temiz üretime, ülkemize, topraklarımıza, geleceğimize sahip çıkmayı sürdüreceğini söylüyor. “Farkındalık yaratma ve öğrenme, doğaya ve zeytin ağacına hizmet etme çabalarım devam edecek” diye de ekliyor.