Cumhuriyet Bulvarı No: 82 Erboy 2 İş Merkezi

Balkanlar’a açılan ilk Türk markası

Biri iletişim danışmanı, yazar; diğeri satış danışmanı, müzisyen… Onlar, Savaşkan çifti. 2012’den bu yana girişimci olarak danışmanlık, proje içerik üretimi ve yönetmenliğini yapan Belmin-Serhan Savaşkan çifti bugünlerde Türk zeytinyağını Balkanlar’da tanıtmak için çalışmalar yapıyor.

Belmin-Serhan Savaşkan’ın yazarlık ve müzisyenlik dışındaki en büyük tutkuları zeytin. Bu sevda 20 yıl önce Balıkesir Ayvalık’a bağlı Altınova’daki İyi Yaşam Akademisi Çiftliği’ne kendi elleriyle diktikleri 300 zeytin fidesiyle başlamış. 2015’te markalaşma kararı alınmış. Bir iletişim danışmanı olarak isim anneliğini Belmin Hanım yapmış. Eşinin aynı zamanda müzisyen kimliğinden yola çıkarak, kendilerini yansıtacağı düşüncesiyle müzik tanrısı Orfeus’a ithafen ‘Orfe’de karar kılmış. Mitolojiye göre eski Yunan felsefesinde tanrı Apollon ile güzel sesli Kalliope’nin oğlu olan Orfeus çok güzel lir çalarmış. Belmin Savaşkan da evrenselliği temsil etmesi için zeytinin kutsallığıyla müziği birleştirmeye karar vermiş.
Günümüzde zeytin yolculuklarını bir aile işletmesi olan ‘Ordis’ şemsiyesi altında yürütmeye devam eden Savaşkan çifti, özellikle son 2 yıldır, şirketlerinin Tivat Karadağ’da olması vesilesiyle Balkanlar’a, oradan da Orta Avrupa’ya açılmışlar. “Balkan mutfağı, Balkan coğrafyasında bulunan ülkelerin ortak kültürü sayılıyor. Arnavutluk, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Karadağ, Kosova, Makedonya, Yunanistan, Sırbistan, Hırvatistan, Slovenya, Romanya ve Türkiye’nin yüzde 5’lik bir bölümü Balkan ülkeleri olarak geçiyor. Balkan ülkelerinin kendisine özgü yöresel özellikleri var. Ancak Akdeniz mutfağından da etkilenmişler. Balkan yemek kültürü Türk, Yunan, İtalyan ve Macar yerel mutfak pişirme ve yeme kültürlerinin de bir karışımı. Balkanlar, yemekleri ve bize çok benzeyen yaşam kültürleriyle her zaman sevdiğimiz, yakın hissettiğimiz bölgelerin başında geliyor. Adeta bizim mutfaklarımızda pişenlerle ortak gibi… Balkanlar’la Anadolu her zaman iç içe yaşadığı için iki mutfak kültürü her zaman birbiriyle etkileşim halinde olmuş. Türk ve Balkan mutfağı hamur işi ve etten yapılan yemek türleriyle ününü dünyaya yaymış. Zeytinyağının iyisi de bu bağlamda Orfe’nin kalitesini hak ettiği noktaya taşıyacak” diyorlar.
İYİ YAŞAM BULUŞMALARI
İlk olarak Eylül 2020’de gerçekleştirdikleri iyi yaşam buluşmasında doğada yaşamın önemine, felsefeye, mitolojiye, yaratıcı düşünceye, duyarlı olmaya ve kendini keşfetmeye dair konulara yer verdiklerini söyleyen Belmin-Serhan Savaşkan, “Her buluşma, numaralandırdığımız bir zeytin ağacını temsil etti. 5 kez gerçekleşen buluşmada zeytin ağaçlarımızı isimlendirdik: Epsilon, Güven, Doğa, Alaktu, Dostluk. Hasat şenliğimiz başta olmak üzere gerek iyi yaşam felsefeleri, gerek çocukların toprağı sevmelerine yönelik açık alan aktiviteleri bağlamında onlarca insanla buluştuk. Hasat şenliklerimizi özellikle Balkanlar’a açılan penceremizde, şefler ve restoran işletmeleri ile Karadağ başta olmak üzere komşu Balkan ve Orta Avrupa ülkelerinde geliştirmek hedeflerimiz arasında. Ar-Ge çalışmalarımız daha çok gelişmekte olan zeytinyağı çeşitlerine üzerine, bakir pazarları keşfetmeye yönelik. Büyük hacimli ihracat hedeflerinden ziyade, butik ve kaliteli sınırlı sayıda nitelikli restoranlar aracılığıyla niş bir pazar payını hedefliyoruz. Büyük işletmelerin girmek istemediği ya da göremediği özel pazar bölümleri sınırlı tüketicisi olan bir yapıya sahip. Büyük işletmeler için küçük gibi gözüken bu pazarların aslında bizim gibi butik markalar için liderlik yaratacak birçok fırsatı içinde barındıracağına inanıyoruz” diye konuşuyorlar.
GİRİŞİMLER HEP SÜRECEK
2022 hedeflerinin öncelikle AB’ye girme aşamasında olan Karadağ’da Orfe’nin en doğru şekilde özellikli restoran şeflerin tavsiye edeceği bir marka olmasını sağlamak olduğunu paylaşan Savaşkan çifti, ekliyor: “Tabii ki kaliteli zeytinyağını diğer yağlardan ayrıştıracak nitelikte çalışmalarla tüketicilerimiz için de direkt satış hizmetlerimiz mümkün olacak. Karadağ-Orta Avrupa serbest pazar anlaşmalarına istinaden komşu Balkan ülkeleri ve Hırvatistan’da pazarlama ve dağıtım çalışmalarımıza yoğunlaşacağız. Bize göre başarının süreklilik arz edebilmesi, o yolda ilerlerken deneyimlediğiniz olumlu/olumsuz koşullara bağlı. Farklılaşabilmek ve mevcut pazar dinamiklerinden sıyrılmak için alışılmışın dışında, beklenmedik zamanlarda ve yerlerde bulunabilmek gerek. Günümüzde tüketiciyle iletişim kurabilen markaların yollarının daha açık olduğunun sayısız örnekleri var. Biz de Orfe için yıldız bir model belirledik ve süreç içinde sunuyor olacağız.”