Hikayeye gelince… Bundan 55 yıl önce, röntgen mütehassısı Dr. Sami Dicle, Salihlili eşi Neval Akiş Dicle’nin, Süleymaniye köyünün en güzel tepelik noktasındaki boş tarlasına memleketi Söke taraflarından delice aşılı olarak getirdiği fidanları diktirmiş. Ancak İzmir’de doktorluk yaptığı için pek ilgilenememiş ve erken vefat ettiği için de bahçe yıllarca icara verilmiş.
EŞİ SONUNDA İKNA OLDU
2004 yılında, torunu Nevra, 170 dönümlük tek parça bahçeyi (tabir yerindeyse) adam etmek ve geliştirmek istemiş. Ancak git gel işin altından kalkamayıp pes etmiş. Eşiyle tanıştığında bu tutkusunu da dile getirmiş ama Melih Bey (Yılmaz) hanım köylü olmayı tercih etmediği için hiç ilgilenmemiş. Çok sonraları bir gün üzerinde 2 bin kadar 50-55 yaşlarında ‘Memecik’ cinsi zeytin ağaçlarının bulunduğu bahçeye giden Melih Yılmaz buraya adeta aşık olmuş. Nevra Hanım’a, “Tamam, sana yardım edeceğim” demiş ama yardımla kalmamış. Elektrik getirmiş, artezyen çaktırmış, 4 bin genç ‘Trilye’ dikerek ağaç sayısını üç katına çıkarmış. 6 yılın sonunda bilfiil ter dökerek bahçeyi evleri ve işleri haline getirmiş.
DOKTOR DEDELERİNE VEFA
Yıllık kapasiteleri (değişmekle birlikte) 150-200 ton civarında. Sıkım ve dolumu şimdilik güvendikleri yakınlardaki bir tesiste yaptırıyorlar Ama en geç 1-2 yıl içinde kendi işletmelerini kurmayı planlıyorlar. Bunun için bahçede yerini çoktan ayırmışlar. Markalarının adı ‘Dr. Sami’… Bu ismi koymayı Melih Bey teklif etmiş. Nevra Yılmaz da bir anlamda dede mirasına teşekkür için öneriyi ikiletmeden kabul etmiş. Logoyu da yine Nevra Hanım bizzat kendisi tasarlamış.
HOBİ DEĞİL, TEK İŞLERİ
“Logada ‘Dr’nin ‘D’ harfinde yılan var. Malum; yılan hem dedemin mesleği olan doktorluğun simgesi, hem de benim dövmesini taşıdığım uğurum. Zeytinyağı da aynı zamanda dertlere deva sağlıklı bir ürün olduğu için yılan çok uygundu” diyor. Markayı oluşturalı henüz 1 yıl olduğunu, ilerleyen süreçte ihracat da düşündüklerini paylaşan Nevra Yılmaz, sözlerini şöyle tamamlıyor: “Çok büyük hırslarımız yok. İşimizi tutkuyla yapıyoruz. Zeytincilik hobimiz değil, tek işimiz.”