Cumhuriyet Bulvarı No: 82 Erboy 2 İş Merkezi

KONUK YAZAR
UĞUR ÖZEN-MUĞLA TİCARET BORSASI MECLİS BAŞKANI

Eğer üzerinizde bir zeytin ağacının gölgesi varsa hayata dair umudunuz da vardır

Bir gıda ürünü düşünelim, diyelim ki süt… Farklı firmalarca üretilen, tüketim miktarı ülkedeki süt tüketiminin neredeyse yarısına karşılık gelen, semt pazarları, marketler, sosyal medya, dev internet siteleri dahil olmak üzere tüm ulusal pazarda rahatça satılan, bir kısmı ambalajsız pet şişelerde ama büyük çoğunluğu markası, üretici bilgileri, faturasıyla, ambalajlı süt…
Süt; evlerimizde tüketmek için satın aldığımız, çocuğumuza içirdiğimiz, yemek yediğimiz restoranda, konakladığımız otelde tükettiğimiz, bir çoğumuzun yıllardır aynı satıcıdan güvenle satın aldığı… Sadece tek bir kusuru olan; hepimizin bildiği hayvansal üretim olan süt, yani gerçek olmayan süt… Bitkilerden üretilen bir salgı ve ona süt aromasıyla rengini sağlayan laboratuvar üretimi bir esansın karışımı olan…
SÜT YERİNE ZEYTİNYAĞI DESEK
İnanılır gibi gelmedi değil mi? Üstteki yazıdan ‘süt’ ifadesini çıkarıp yerine ‘zeytinyağı’ kelimesini koyduğumuzda, ne yazık ki insanlığın dünya dışı yaşam olanaklarını araştırdığı bir zaman diliminde, ülkemizde, maddenin akıl tutulması hali olan durumla karşı karşıya gelmekteyiz, tağşişli zeytinyağı ile…
Gıda maddelerinin mevzuata veya izin verilen özelliklerine aykırı olarak üretilmesi halini tanımlayan ‘tağşiş’ kelimesi aslında altına bakır karıştırma ve saflığını bozma veya kıymetli bir ürünü kıymetsiz bir ürünle karıştırma anlamına gelen ekonomiyle ilgili bir sözcüktür. Bu tanım geçmişte altında yapılan hile için kullanılırken, ne ilginçtir ki günümüzde ‘sıvı altın’ olarak tanımlanan zeytinyağında yapılan sahteciliği ifade etmektedir.
KÖKÜ ANTİK ÇAĞA DAYANIYOR
Akdeniz coğrafyasının bizlere sunduğu belki de en kıymetli ürün olan zeytinyağında tağşişin tarihi antik çağlara kadar dayanmaktadır. Zeytinyağından ve ona yapılan hilelerden bahsedildiği bilinen en eski arkeolojik belgelerin izi, çivi yazılı tabletler olarak bugünkü Suriye’de Halep yakınlarındaki M.Ö. 24’üncü Yüzyıl’a tarihlenen antik şehir devleti Ebla’da kraliyet arşivinde ortaya çıkarılmıştır. Bu antik tabletlerde kral tarafından bir zeytinyağı gözetim ekibinin kurulduğu, bu ekibin zeytin yetiştiricilerini ve zeytinyağı üretenleri tağşiş konusunda denetledikleri yazılıdır.
Tekerrürden ibaret olduğu söylenen tarih, zeytinyağında tağşiş konusunda da bildiğini yapmaktadır. Eskiden benim ‘zeytinyağlı zeytinyağı’ diye tanımladığım, zeytinyağına aynı özgül ağırlıkta rafine tohum yağlarını karıştırarak yapılan bu sahtekarlık günümüzde daha çok, en ucuz rafine tohum yağına, ürüne tartışılır bir zeytinyağı kokusu, tadı ve rengi veren esans katılmasıyla gerçekleştirilmektedir. Ortaya çıkan ürün her ne kadar insanın aklı ve vicdanı almasa da bu kez ‘zeytinyağsız zeytinyağıdır”. Gerçek natürel sızma zeytinyağı olarak pazarlanan bu üründe ne kullanılan rafine tohum yağının cinsi ne üretim ve saklama koşulları ne de bu karışımın insan sağlığı üzerindeki etkileri bilinmekte, izlenebilmektedir.
TAĞŞİŞ CİROSU 1 MİLYAR DOLAR
Uluslararası Zeytin Konseyi verilerine göre ülkemizin 2022 yılı zeytinyağı tüketimi yaklaşık 170 bin ton olarak gerçekleşmiş, 2023 tüketiminin ise 179 bin ton olarak gerçekleşeceği tahmin edilmiştir. Zeytinyağının 2023 yılında 10-12 dolar civarında seyreden perakende satış fiyatı dikkate alındığında, ülkemiz 2023 zeytinyağı pazarı parasal hacminin 2 milyar doları aştığı hesaplanmaktadır. Ekonomik boyutu böylesine büyük olan bir pazarda tüketilen yağların neredeyse yarısının sahte olduğunu üzülerek kabul ettiğimizde, tağşiş sektörünün cirosunun 1 milyar dolar gibi bir rakamı bulmakta olduğu görülmektedir. Bu olağanüstü rakamlar yaşadığımız tüm bu kötülüklerin açıklamasıdır.
Peki, biz gerçek zeytinyağına nasıl ulaşacağız? Hep söylediğimiz, yol kenarlarında, pazarlarda satılan, markasız, özellikle pet ambalajlarda pazarlanan ürünlerden uzak durulması önerisi, Tarım Bakanlığı’nın son yaptığı denetimlerle anlaşılmıştır ki artık yetersiz kalmaktadır. Fiyakalı ambalajları, güzel Türkçemizdeki zeytin ve zeytinyağı ile ilgili tüm söyleyişleri tüketen markaları ve sloganları, arsızca paylaştıkları üretici kimlik bilgileriyle artık internette, marketlerde satılan zeytinyağlarında da bolca sahtekarlık yapılmaktadır.
KAPATMA VE DE HAPİS CEZASI
Bireysel çabalarımızla, burada dost sohbetlerinde anlatılan sahte zeytinyağı tespit yöntemlerini de kastediyorum, tağşişli yağı anlamak mümkün olmadığı için tek çare devletimizin denetim ve yaptırım sistemini daha da geliştirmesidir. Bir an önce, gıda ürünlerinde yapılan tüm sahtekarlıklarda, ekonomik suça ekonomik ceza uygulamasından vazgeçilip bu suçu işleyenlere insan sağlığını tehlikeye atmaktan dolayı yüksek para cezaları, işyerinin sürekli olarak kapatılması gibi caydırıcı cezalar verilmeli, suçun tekrarı halinde hapis cezası verilmesi değerlendirilmelidir.
Atlanmaması gereken önemli bir konu, zeytinyağı başta olmak üzere gıda ürünlerinde yapılan sahteciliğin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin, öncelikle kanser olmak üzere günümüzde artan birçok hastalığın nedenleri arasında oluşudur. Bu durum insan yaşamını tehdit ederken, ulusal sağlık sistemimiz üzerine de çok büyük bir yük getirmektedir.
HORECA’YI DA KAPSAMALI
Tarım Bakanlığı sadece pazardaki ambalajlı ürünleri değil, oteller, restoranlar, yemek firmaları dahil tüm yeme içme sektörünü kapsayacak şekilde denetleme yapmalıdır. ‘Horeca’ diye anılan yeme içme sektöründe işletmelere satın aldıkları zeytinyağlarından kendilerince alınacak numuneye, ekonomik yükü az olan, basit ve ucuz tağşiş analizlerini yaptırma zorunluluğu getirilmeli ve bu durum sıkıca denetlenmelidir. Bu analizlere ait raporlar işletmenin internet sayfasına ve işyeri menüsüne konulmalı, tüketicinin zeytinyağı analizlerine kolayca ulaşımı sağlanmalıdır.
İsteyen üreticilerin ambalajları üzerine dolum yaptıkları ürün partisine ait analizleri QR kodla eklemeleri teşvik edilmeli ve tüketiciye yapılacak bilgilendirmelerle bu durumun ürünün tercih nedeni olması gerektiği vurgulanmalıdır. Gelişmiş, basit anlaşılır bir ulusal veri tabanıyla üretici ve tüketici işletmelere ait tüm bu veriler tüketiciye sunulmalı ve yapılacak denetimlerle bunlar sürekli olarak güncellenmelidir.
Ancak tüm bu çabalar kişinin gıda okuryazarlığı olarak tanımlayabileceğimiz, tükettiği gıda ürünleriyle ilgili bilgiye ulaştığında onu anlayabilme ve anladıklarını uygulayabilme yetisiyle anlam kazanacaktır. Zeytinyağının insan beslenmesindeki önemi ve tağşişle ilgili öğretici bilgiler eğitim kurumları ve medya aracılığıyla tüketiciye verilmeli, gıda güvenliği konusu ara verilmeksizin kamuoyu gündeminde tutulmalıdır.
HER BİRİMİZ BİRER DENETÇİYİZ
An itibariyle interneti, özellikle büyük alışveriş platformlarını taradığınızda karşınıza fiyatları ve öne çıkarılan özellikleriyle gerçek zeytinyağı olması mümkün olamayacak çok sayıda ürün çıkmaktadır. Güçlü ve güvenli oldukları sürekli vurgulanan bu internet alışveriş platformları, ki aralarında gerçekten toplumda güvenle özdeşleşen firmalar tarafından kurulanlar da vardır, tağşişli ürünleri pazarlayarak söz konusu ürünü müşterinin gözünde güvenilir hale getirmekte ve işlenen tağşiş suçuna ortak olmaktadırlar. Bu durum, yapılacak yasal bir düzenlemeyle engellenmeli ve yaptırıma tabii tutulmalıdır.
Her birimiz birer denetçiyiz aslında. Zeytinyağı başta olmak üzere gıdada yapılan sahtecilikle ilgili tespitlerimizi Tarım Bakanlığı’nın ‘Alo Gıda 174’ telefon hattına bildirerek ulusal gıda güvenliğimiz konusunda tüm bu çabalara bireysel katkıda bulunmamız mümkündür ve çok kıymetlidir.
SAĞLIK, HAYAT, MUTLULUK DEMEK
İyi zeytinyağı sağlıktır, hayattır, mutluluktur. Kimileri bu keyifleri elimizden almaya uğraşsa da onlardan çok daha fazla sayıda iyi insan yaptıkları işin kazanç boyutunu akıllarına getirmeden en güzeli üretmeye, ürettiklerini korumaya ve bizlere sunmaya çalışmaktadırlar. Selam olsun onlara… İyi ki varlar ama daha çok aşk olsun onlara, tüm bu güçlüklere rağmen verdikleri iyiye, doğruya ve güzele ulaşma çabaları için…
Zeytinle, zeytinyağıyla kalın; unutmayın, eğer üzerinizde bir zeytin ağacının gölgesi varsa hayata dair umudunuz da vardır.