Cumhuriyet Bulvarı No: 82 Erboy 2 İş Merkezi

Muhammed Koşan, iç mimar ama kendini zeytine adamış. Kazdağları’nda zeytinyağı üretip ‘Fresh Future’ markasıyla ABD ağırlıklı ihraç ediyor. İsrail ve ABD’den ödüllü Koşan, “Diyebilirim ki, zeytinyağının bir ilmi var. Ve ben bu ilmi gördüm” diyor.

 

Aslında o, ABD’de okumuş bir iç mimar. Yaklaşık iki yıl San Francisco’da yaşamış. Başlangıçta hazır gıdalar tüketirken, bir gün kendi yemeğini yapmak istemiş. Ve zaten öyküsü de mutfağa girmesiyle başlamış. Market alışverişlerinde farklı ülkelerin zeytinyağlarıyla tanışmış, alıp hepsini denemiş.  Yemeklerde kullanmaya başlayınca da içinde zeytinyağına karşı bir sevgi oluşmuş. Sonra Türkiye’ye dönmüş ve hobi olarak Kazdağları’nda zeytinyağı üretimine başlamış. Bu işe girmeden önce zeytinyağıyla ilgili ne var ne yoksa okuyup araştırmış. Özellikle yabancı kaynaklardan çok önemli bilgiler edinmiş.

Üç yıl önce ABD’de bir tur yapmış. Kaliforniya’daki Davis Üniversitesi’nden başlamış. Tamamen zeytin ve zeytinyağı üzerine araştırmalar yapan bir bölümü olan üniversitedeki tadım uzmanlarıyla çalışmış. “Diyebilirim ki, zeytinyağının bir ilmi var. Ve ben bu ilmi gördüm. Kazdağları’nda anlattıklarımı duyunca, ‘Sen ne diyorsun?’ dediler başta. Çünkü burada bu işi kitaptan ya da internetteki bilimsel kaynaklardan değil, anadan babadan kalan bilgilerle yapıyorlar. Ben ise bilimsel yaklaşıyorum. En iyi, en kusursuz zeytinyağını yakalamaya çalışıyorum” diyor.

 

ÇÜNKÜ ZEYTİNYAĞI BİR İLAÇ

 

Muhammed Koşan, bölgede zeytinyağı üreten 3 – 4 genç girişimciden biri. Bu işin ilmiyle çalışan çok az insan olduğunu, bu yüzden elinden geldiğince kendisini geliştirmeye çalıştığını söylüyor. “Çünkü zeytinyağı bir ilaç! Yaprağı bile ayrı faydalı. Zeytin ağaçlarının türleri var. Örneğin, İspanya’da Arbosana var. Keşke burada da olsa… Kokusu, aroması bambaşka. Ekmeyi düşünüyorum. Arbequina var, tadı fantastik. Koroneiki var, Yunanistan’da gördüm. Yurtdışından 12 çeşit farklı ağaç türünün zeytinyağını getirdim. ‘Bunlar zeytinyağı değil’ dedi tadanlar. Başka bir meyvenin yağı olduğunu düşündüler. Zaten tattığımda bana başka bir koku ve yağ tadı geliyorsa ben ona zeytinyağı demiyorum. Bir meyveyi anımsatmalı tadı ve kokusu” diye konuşuyor.

 

DÜNYAYA TANITMAK İSTİYORUM

 

Kusursuz zeytinyağı üretmenin farklı farklı yolları olduğunu, kendisinin kontinü sistemi kullandığını ve soğuk sıkım yöntemini tercih ettiğini belirten Muhammed Bey, şöyle devam ediyor: “Soğuk sıkım kullandığınız suyun derecesi, sıcaklığı demek. Ben geçen yıl 16 derece kullandım. 100 kilo zeytinden 20 – 25 litre yağ beklenirken, ben 14 litre aldım. Ciddi bir fark var arada. O nedenle benim yağım çok değerli. 2017’de İsrail’de düzenlenen ve 50’nin üzerinde ülkenin katıldığı Terra Olivo’da altın aldım. Geçen yıl New York’ta yapılan bin civarında markanın katıldığı World’s Best Olive Oils’te gümüş madalya sahibi oldum. Böylelikle, Türk zeytinyağını dünyaya tanıtmak istiyorum. Türkiye’de de isteyen alabilir ama yağıma ‘Fresh Future’ ismini koymamın ana nedeni, hedefimin tamamıyla dış piyasaya açılmak olmasıydı. Özellikle de ABD’ye. Halen Kaliforniya’da 20 markette satıyoruz. Silikon Vadisi’nde zeytinyağımı raflarda görebilirsiniz. Amazon’da da satıyoruz. AB kriterlerine uygun zeytin de üretiyorum. Edremit’in coğrafi işaretini aldım. Benim bir sloganım var: Know your farmer, know your food. Yani, ‘Çiftçini tanırsan tükettiğin gıdanın da farkında olursun. O yüzden hep diyorum ki: Beni tanıyın; gelin, yerimizi, nasıl ürettiğimi görün. Hedefim 5 yıl sonra ABD’de kendi marketimi açmak, orada ürünlerimi satmak. Gelecek hayallerimin içinde bir de üniversitelerde seminerler vermek var. Bu işin ilmini öğretmek istiyorum gençlere.”

 

Koştürk Gıda İnşaat Maden Palet Makina Ltd. Şti.

Fresh Future

Kazdağları