Sizler bu satırları Mayıs 2025 tarihinde okuyorsunuz.
Ancak ben sizlere bu yazıda geçtiğimiz yıl gençlerle kutladığımız 26 Kasım 2024 Dünya Zeytin Günü’nden bahsedeceğim.
Zeytin ağacı dünyada 6 bin yıl önce kültüre alınmış…
Halen 6 kıtada, 56 ülkede ekonomik olarak yetiştirilen…
Birçok ülkenin sürdürülebilir kalkınmasına ve doğal kaynakların korunmasına katkıda bulunan…
Toprağı çölleşmeden ve erozyondan koruyan…
Meyvesindeki sağlık bileşenleri ile insan beslenmesinde önemli fiziksel rolü olan…
Ayrıca; şairlere, yazarlara ve sanatçılara ilham kaynağı olan bir ağaçtır.
Bu nedenle de dünyanın Akdeniz iklimine sahip bölgelerinde binlerce yıldır yetiştirilen zeytin ağacına daima kutsallık atfedilir.
Çünkü bu ağaç adeta zaman sınırı tanımaksızın yetiştirilebilmektedir.
Öyle ki zeytin ağacının ömrü uzun değil, çoook uzundur.
2019’DAN BERİ KUTLANIYOR
Nitekim; UNESCO Yürütme Kurulu, 2019’da Paris’teki oturumunda zeytin ağacının barış ve uyumun sembolü…
Tarihine, mitolojik, sembolik önemine binaen onu koruma ve değerini küresel olarak tanıtma amacına yönelik olarak, Lübnan ve Tunus’un her yıl 26 Kasım’da ‘Dünya Zeytin Ağacı Günü’ kutlanma önerisini kabul etmiştir.
Zeytin ağacı, UNESCO’nun aldığı karar ve Uluslararası Zeytin Konseyi’nin (IOC) girişimleri ile ‘Somut Olmayan Kültürel Miras’ listesine eklenmiş ve o günden bu yana 26 Kasım günü ‘Dünya Zeytin Ağacı Günü’ (World Olive Tree Day ) ya da kısaca ‘Dünya Zeytin Günü’ (World Olive Day) olarak kutlanmaya başlanmıştır.
AYDIN’DA ‘İLK’E İMZA ATTIK
Biz de Türkiye’nin en fazla zeytin ağaç varlığına sahip ili Aydın’da, Adnan Menderes Anadolu Liseli gençlerimizle bir ilke imza attık!
Açıkçası, ilk teklif onlardan geldi.
Lisenin Zeytin Ağacı Kulüp danışmanı ve coğrafya öğretmeni Seda Eğitim’le tanışmamızın hemen ardından Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nin desteğiyle güzel bir program yaptık.
Öğrendik ki onlar, Mili Eğitim Bakanlığı ve Komili iş birliğinde yürütülen ‘Köklerimizdeki Bilgiyi Geleceğe Aktarıyoruz’ projesi kapsamında pilot okul olarak seçilmişlerdi.
Bu kapsamda, genç nesillere Anadolu kültürünün ayrılmaz bir parçası olan zeytin ve zeytinyağına dair farkındalık oluşturmak amacıyla Türkiye genelinde kurulan 15 adet Zeytin Ağacı Kulübü’nden birini okullarında hayata geçirmişlerdi.
Meslek hayatının 25’inci yılında bu kulüp sayesinde zeytinle tanışıp yaşamının vazgeçilmezi haline getirmek amacıyla eğitimler almaya başlayan Seda Eğitim ile meslek hayatının 40 yılını zeytine adamış ziraat yüksek mühendisi ve akademisyen olan ben Prof. Dr. Renan Tunalıoğlu, el ele ve gönül gönüle vererek güzel bir program hazırladık.
MADEN SAHASINDAN ZEYTİNLİĞE
Program, sanat ve tarımı içeren iki aşamadan oluştu.
İşin sanat yönünü coğrafya öğretmeni Seda Eğitim ile edebiyat öğretmeni Nazım Fikret Koç üstlendiler.
Ve Zeytin Ağacı Kulübü’nün düzenlediği ‘İyi Uygulamalar Örneği’ yarışması için ‘Ölmez Ağacı’ şiirini yazarak bestelediler.
Onlar bu güzel şiiri güzel bir besteyle taçlandırarak adeta zeytin ağacını kendi dilinden yeni nesillere anlatmayı başarmışlardı.
O halde bu kutlama etkinliklerinde tarım kısmını da Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi üstlenmeliydi.
26 Kasım 2024 günü planladığımız etkinliğimize danışman öğretmenlerimiz ve kulüpteki öğrencilerle buluşarak sabahın çok erken saatlerinde Köşk Dalama’ya bağlı Kuloğlu köyündeki Zetay Çiftliği’ni ziyaret ederek başladık.
Etkinlikte yaşlı zeytin ağaçlarını sarıp sarmaladık, zeytin ağacının ve meyvesinin özelliklerini anlattık, gitar eşliğinde ‘Ölmez Ağaç’ şarkısını hep birlikte seslendirdik.
Daha sonra Zetay Genel Müdürü Dursun Ertürk’ten çiftlikle ilgili bilgi aldık.
Gençlerimize zeytinin zeytinyağına dönüşme hikayesini ve kaliteli zeytinyağı üretim süreçlerini anlatıp tadım yaptık.
Çiftlikteki kanatlılardan oluşan (hindi, tavuk, kaz, ördek) işçiler ve yabancı ot kontrolü yapan gezen/mobil ağıldaki koyunlarla tanışıp, eski bir maden sahasının zeytinle yenilenen toprağının dinginliğine ve doğal gölün huzuruna şahitlik ettik.
Deyim yerinde ise eğlendirerek öğreten ve eğiten harika bir etkinlik programı ile Zeytin Ağaç Günü kutlamalarının ilk yarısını tamamladık.
Çiftliğin Türkiye zeytinciliğine örnek olması yanında eğitime verdiği emek ve destek için kurucu sahibi Mehmet Aydıner’i ve kurulma aşamasında danışmanlığını yapan Prof. Dr. Mücahit Taha Özkaya’yı sevgi ve saygıyla yad ettik.
FİDANLAR TOPRAKLA BULUŞTU
Kahvaltı sonrasında öğrencilerimizle Koçarlı Çakmar’daki Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi’ne geldik.
Bize düşen diğer bir görev ise fakültede hazırlanan mini bahçeye gelerek zeytin fidanlarının dikimini yapmaktı.
Ziraat mühendisi Mehmet Kalkınç tarafından hazırlanan çukurlara Bahçe Bitkileri Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Burak Erdem Akgül’ün önderliğinde Dekan Prof. Dr. Mustafa Sürmen ve Okul Müdürü Hamza Ünal Cengiz’le Aydın’ın coğrafi işaretli ‘Memecik’ zeytin fidanlarını diktik ve sırıkla sabitledik.
Öğrencilerimiz diktikleri fidanlara bağladıkları küçük etiketlere isimlerini ve fidanın dikildiği tarihi yazdılar.
Biz da onlara bu emanetlere sahip olma sözü verdik.
Bil cümle, 26 Kasım 2024 Dünya Zeytin Ağacı Günü vesilesiyle isim adaşlığı yapan lise ile ziraat fakültesinin yolları zeytin ağacı sayesinde ilk kez kesişti.
Böylece, UNESCO tarafından dünyada kutlanmasına önderlik edilen zeytin günü Aydın’da bir ilke imza atmış oldu.
2025 kutlamalarında farklı bir etkinlik programında tekrar buluşmak üzere vedalaştık.
HERKESE BİR GÖREV DÜŞÜYOR
Bu güzel etkinlik bana neler hatırlattı diye düşündüm.
Bundan tam 22 yıl önce Uluslararası Zeytin Konseyi tarafından Fas’ın Casablanca kentinde düzenlenen bir toplantıda Kıbrıs Rum Kesimi’nden gelen bir akademisyen, köylerde yaşayan halkın zeytin ağacını çok iyi bildiğini ama şehirde yaşayanların bu şansa sahip olmadığını anlatmış, “Zeytin sevgisini gelecek neslimiz olan çocuklara (2-12 yaş) ve gençlere (13-18 yaş) öğretmek için farklı projeler” yapıyoruz demişti.
“Biz yetişkinler, kutsal ağacın yeryüzündeki yolculuğunda, hedef kitlemiz olan çocuklar ve gençlere farklı yöntemlerle zeytin ağacını neden ve nasıl sevmeleri gerektiğini anlatmakla mükellefiz” diye de eklemişti.
Onların öğrenmelerinde aracı olarak, anneler, öğretmenler, anneanneler, babaanneler, büyükbabalar, aşçılar ve din adamlarından destek alıyoruz.
Bu projelerde herkesin bir görevi var.
Anneler ve aşçılar onlara bildikleri en güzel zeytinyağlı yemekleri, poğaça, kurabiye ve kekleri yapıyorlar…
Yaşlı ebeveynler zeytin konulu masallar ve hikâyeler anlatıyorlar…
Din adamları zeytin ağacının kutsallığından bahsediyorlar…
Öğretmenler ise tüketim alışkanlıkları edinmeleri sağlayan eğitim setleri hazırlıyorlar.
“Türkiye zeytinin anavatanı ve yaşlı zeytin ağaçlarımız gururumuz” diye övünmeye devam etmek istiyorsak, gelecek neslimizle birlikte kısa vadede etkinlikler ve uzun vadede zeytin ağacı konulu projeler yapmalıyız.
Son söz: Yaşadığımız bu güzel deneyimin ardından “Ağaç yaşken eğilir” diyen atasözümüzü, “Zeytin ağaç sevgisi çocuk ve gençken başlar” olarak tamamlamak isterim.
(kutu)
ÖLMEZ AĞACI
Köklerimizdeki bilgiyi
Geleceğe aktarıyorum
Hoşgörü, saygı ve sevgiyi
Zeytin dalıyla yayıyorum.
***
Yaşayan tarihim ben
Binlerce yılın tanığı
Ölmez Ağacı derler bana
Şifam aydınlatıyor karanlığı.
***
Meyvem, yağım gövdemle
Akdeniz’dir vatanım
Kutsalım tüm dinlerde
Destanlardır benim kaynağım.
***
Bereketin simgesi
Barışın temsilcisi
Köklerimizdeki bilgiyi
Geleceğe aktarıyorum.
(Seda Eğitim-Nazım Fikret Koç)
KONUK YAZAR
PROF. DR. RENAN TUNALIOĞLU
ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ ZİRAAT FAKÜLTESİ TARIM EKONOMİSİ BÖLÜMÜ