Cumhuriyet Bulvarı No: 82 Erboy 2 İş Merkezi

Bu öykünün kahramanlarından biri Fehmi Kasaplıgil, bir diğeri de eşi Müge Kasaplıgil. Fehmi Bey, Alman dili ve edebiyatı okumuş. Uzun yıllar arazi ve inşaat işleriyle uğraşmış (hala da devam ediyor). Müge Hanım ise mikrobiyolojinin üzerine gıda mastırı yapmış. 1999’da ailece İstanbul’dan Marmaris’e göçmüşler. İki yıl önce de eksikliğini görüp Ortaca’da zeytinyağı sıkım tesisi kurmuşlar.

FABRİKALARDA ÇALIŞIP ÖĞRENDİ

Ama öncesinde Fehmi Kasaplıgil 1.5-2 yıl kadar bu işi en ince ayrıntısına kadar araştırmış. Hatta sezonunda birkaç zeytinyağı fabrikasında kısa süreli de olsa çalışmış. Sonuçta ortaya 4 bin metrekare arazi içinde 450 metrekare kapalı alana sahip son teknolojiyle üretim yapan, günde ortalama 60 ton zeytin işleme kapasitesine sahip yüzde 100 öz sermaye ile kurulu bir tesis çıkmış.

O güne kadar zeytinlerini çok uzun mesafeye taşımak zorunda kalan Ortaca ve civar köylerdeki üreticiler, özellikle de dağ köylerinde oturanlar buraya büyük ilgi göstermiş. Hijyene gösterilen azami dikkatin de etkisiyle kısa sürede müşteri memnuniyetinin üst seviyede olduğu bir yatırıma dönüşmüş.

HATTA SERTİFİKASIZ ORGANİK!

Fehmi Bey, fabrikacılıkta doğal olarak müşteriden gerek sıkma ücret, gerekse ticari olarak yağ alındığı için kendi markasını tescil ettirmiş. Yöredeki Gökbel köyünden esinlenerek ‘Gökbelde’ isminde karar kılmış. “Kendi zeytinliğimiz yok. Soğuk sıkım yöntemiyle ürettiğimiz natürel yağımızın zeytinlerini Çandır, Ekincik, Gökbel, Zeytinalanı, Kapıkargın, Pınarköy, Akköprü, Elcik başta olmak üzere Güney Ege’den alıyoruz. Bu köylerdeki zeytinliklerin yüzde 90’ı dağ yamaçlarında bulunuyor. Yolu bile yok. Sulanmıyor da… Tek tek elle toplanan zeytinler sırtlarda taşınıyor. Ayrıca bu yerlerde zeytincilik, sera ve narenciyeden sonra geliyor. Dolayısıyla zeytin ilaçlarına böcek ilacı, gübre vs. kullanılmıyor. Çiftçinin zeytin bakımına ayıracak zamanı yok. Bu nedenle Allah ne verdiyse o! Tamamen doğal, hatta sertifikasız organik” diyor.

BEN GÜZELE GÜZEL DEMEM…

Dışarıdan asla yağ almadıklarının altını çizen Fehmi Kasaplıgil, ellerinden geldiğince fazla büyümeden, hijyen, uçuk fiyatları olmayan, iyi tarım ürünü yağ imal eden yerel bir işletme olma hedefiyle hareket ettiklerini vurguluyor. Logolarını su ürünleri mühendisi oğulları Nedim’in tasarladığını, tüketiciye ulaşma kanalları olan interneti biyokimya mezunu kızları Gözde’nin yönettiğini paylaşan Fehmi Bey, ekliyor: “Tamamen damak zevkiyle ölçülen bir meyve suyunda iyi veya daha az iyi demek bence yanlış. Beğendiğiniz zeytin ve yağ güzeldir. Yeter ki; temiz, doğal, satın alınabilecek fiyatta olsun. Ben güzele güzel demem, güzel benim olmayınca…”