Zeytinin meyvesi yağlık ve sofralık olarak işlenebilen ve bu işleme sonucu oluşan yan ürünleri değerlendirilebilen tarımsal bir üründür.
Zeytin bitkisinin özel iklim isteği nedeniyle zeytincilik dünyada daha çok Akdeniz’e kıyısı olan ülkelerde (İspanya, İtalya, Tunus, Yunanistan, Türkiye, Suriye, Fas, Fransa ve Portekiz) yapılmaktadır.
Yaklaşık 900 milyon adet olduğu tahmin edilen dünya zeytin ağaç varlığının yüzde 93’ü bu ülkelerde bulunur.
Türkiye, sahip olduğu yaklaşık 880 bin hektar zeytinlik alan ve yüzde 7’lik payla dünyanın altıncı büyük zeytin üretim alanına sahip ülkesidir.
Türkiye’de yaklaşık 350 bin zeytin üreticisi olduğu tahmin ediliyor.
Üretici aileleri ile tarım işçilerinin de bu kümeye katılmasıyla doğrudan ve dolaylı olarak 1.5 milyondan fazla insanın geçiminde zeytincilik ve zeytinciliğe dayalı sanayi faaliyetlerinin önemli bir rolü olduğunu ifade edebiliriz.
CİDDİ ARTIŞA RAĞMEN ALTINCIYIZ
Son 5 yılın (2018-2022) ihracat rakamları ortalamasına baktığımızda İspanya yaklaşık 1 milyon tonla ilk sırada, İtalya 330 bin tonla ikinci sırada, Tunus 235 bin tonla üçüncü sırada yer alıyor.
Türkiye ise son yıllardaki ciddi artışa rağmen 60 bin tonla altıncı sırada bulunuyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre ülkemizin gerçekleştirdiği zeytinyağı ihracatına baktığımızda İspanya ilk sırada…
ABD ikinci, Suudi Arabistan üçüncü, Japonya dördüncü, Birleşik Arap Emirlikleri ise beşinci sırada yer alıyor.
2022/23 üretim sezonunda İspanya ve İtalya gibi lider ülkeler özellikle kuraklık, hastalık, yangın ve zamansız iklim olayları nedenleriyle ciddi bir üretim kaybı yaşamıştı.
Ülkemizde ise rekor bir üretim gerçekleşmişti.
Bu üretim artışına rağmen son 5 üretim sezonunun ortalamalarına baktığımızda zeytinyağı üretiminde halen İspanya, İtalya ve Yunanistan’ın ardında yer alıyoruz.
ÜRETİM+KALİTE VE MARKALAŞMA
Geçtiğimiz sezon tarihi bir üretimle yakaladığımız ticari avantajımızı bundan sonra da devam ettirmemiz sektör açısından çok büyük önem arz ediyor.
Bunu başarmamızın yolu sadece üretimi artırmaktan değil, kaliteye ve markalaşmaya önem vermekten geçiyor.
Bizim dökme olarak ihraç ettiğimiz zeytinyağı, İspanya ve İtalya gibi ülkeler tarafında, sahip oldukları güçlü markalar aracılığıyla kat be kat yüksek değerlerle dünya pazarlarında kendine yer bulabiliyor.
Ülkemizde zeytin ve zeytinyağı rekolte tahmin çalışmaları Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi koordinasyonunda gerçekleştiriliyor.
2023/24 sezonu için rekolte tahmin çalışması sonucuna göre ülkemizde üretimin 185 bin ton olacağı tüm sektöre ilan edildi.
Türkiye’nin iç tüketim miktarının 150-200 bin ton seviyelerinde olduğu göz önüne alındığında ve bir önceki üretim sezonundan devredip elimizde stok olarak bulunan zeytinyağı miktarı da düşünüldüğünde ürün arzı konusunda herhangi bir sorunla karşılaşmayacağımızı rahatlıkla söyleyebiliriz.
Ülkemizdeki zeytin ağaçlarında, içinde bulunduğumuz 2023-24 üretim sezonunda, tüm bölgelerde geçtiğimiz yıla göre ortalama 15-20 gün geç gelişim gerçekleşti.
Kuraklık, zeytin sineği ve halkalı leke sorunu ister istemez zeytinyağı rekoltesine ve kalitesine de etki etti.
Ayrıca son yıllarda olduğu gibi bu sene de özellikle budama ve hasat dönemlerinde çalışacak işçi bulma sorunu yaşandı.
76 LİRADAN 223 TL’YE YÜKSELDİ
İzmir Ticaret Borsası’nın tescil bültenlerine baktığımızda, Ocak 2023’te kilosu 76 lira olan dökme natürel sızma zeytinyağı müstahsil satış ortalama fiyatının Ağustos 2023’te 161 liraya, Ocak 2024’te ise 223 liraya ulaştığını görüyoruz.
Son iki sezonda yaşadığımız yurtiçi ve yurtdışı gelişmeler önümüzdeki yıllarda da üretim ve fiyat açısından dalgalı piyasaların oluşacağını işaret ediyor.
Dünyanın içinde bulunduğu iklim krizi, kuraklık, girdi maliyetlerindeki artış, nüfus artışı ve bölgesel sorunlar piyasaları daha öngörülemez şekle dönüştürüyor.
Önemli bir üretim potansiyeline sahip olan ülkemiz özellikle verimlilik ve markalaşma alanında yapacağı çalışmalarla küresel piyasalardaki önemini artırabilir.
Bu amaçla biz de İzmir Ticaret Borsası olarak üyelerimize ve sektöre destek olmak için çalışıyoruz.
Bu kapsamda sektördeki sorunların çözümüne yönelik yapılan teknik çalışmalarımıza ilave olarak da birçok eğitim, farkındalık ve proje gerçekleştiriyoruz.
İTB OLARAK BİZ NE YAPIYORUZ?
Bunlardan biri, birkaç yıl önce tamamladığımız Türkiye’de Zeytin-Zeytinyağı Değer Zinciri Analizi Projesi…
Projeyle ülkemizin zeytin-zeytinyağı piyasasında önemli roller üstlenen kamu-özel sektördeki tüm paydaşların üretim süreçlerinde kullandıkları kaynakları etkin ve verimli kullanıp kullanmadığı araştırılarak zeytin-zeytinyağı üretiminde katma değer artışına imkân sağlayacak araç ve politikalar ortaya çıkartılmaya çalışılmıştır.
Çalışma bu yönüyle önem teşkil etmektedir.
Bir diğer önemli çalışmamız ise İzmir Ticaret Borsası Zeytinyağı Tadım Paneli Projesi’dir.
Zeytinyağının fiziksel ve kimyasal özellikleri; zeytin çeşidi, iklim ve toprak koşulları, zeytinin olgunlaşma derecesi, zeytinyağı üretiminde kullanılan yöntemler gibi birçok faktöre bağlı olarak değişiklik göstermektedir.
Bu proje sonucunda bünyemizde İTB Zeytinyağı Tadım Paneli oluşturulmuştur.
Panel grubumuz hem sektöre hem de son tüketiciye yönelik eğitim çalışmalarıyla kalite bilincinin oluşturulmasına katkı sağlamaktadır.
Yakın zamanda Avrupa Birliği’nden kabul alan zeytin ve zeytinyağı üreticilerimize sürdürülebilirlik uygulamaları, teknoloji benimseme düzeyleri ve piyasa dayanıklılığını artırmayı hedefleyen projemizin faaliyetlerine de yakın zamanda başlıyor olacağız.