Cumhuriyet Bulvarı No: 82 Erboy 2 İş Merkezi

Zehra-Mustafa Van çifti uzun yıllar reklam ve medya sektöründe hizmet vermiş. Bu sırada doğan oğullarının yaşadığı bir sağlık sorunu nedeniyle oldukça sıkı diyet uygulamaları gerekmiş. Diyetin en önemli unsuru ise saf ve düşük asitli yüksek kalite zeytinyağı kullanmak zorunda oluşlarıymış. Piyasada ürünleri araştırdıklarında karşılarına çıkan tağşiş sıkıntısı onları kendi yollarından yürümeye sevk etmiş.

OĞULLARINA ŞİFA ARARKEN

Bursa İznik’te 250 ağaçlık bir zeytin bahçeleri varmış. Buradan aldıkları Trilye cinsi zeytinleri zeytinyağı yapımında kullanmaya karar vermişler. Ağaçların bakımına, hasadına, sıkımına daha dikkat etmişler. En iyi yerlerde sıkılmasını sağlamışlar. Sonunda, ağaçları yağlıktan ziyade sofralık olmasına rağmen çok iyi kalitede, soğuk sıkım 0.6 asit zeytinyağı elde etmişler.

Tedavi süreci 3 yıl sürmüş. Oğulları eski sağlığına kavuşmuş. Yaşadıkları süreci bilen dostlarının talebi üzerine zeytinyağı sektörüne girmeye karar vermişler. Ve bu işi daha profesyonel olarak yapmak için çeşitli eğitimler almışlar. Bir süre sonra da artık başka bir şey yapamayacaklarını anlayıp işlerine veda etmişler. Zehra Hanım reklam ajansı geçmişini, Mustafa Bey de reklam filmi yönetmenliğini sonlandırmış.

REKLAM SEKTÖRÜNE ELVEDA

Zehra Van, “İşin en başından beri ben varım aslında. Sektörün içinden biri olmasam da başka pek çok alanda markalaşma ile ilgili tecrübem ürün ortaya koyma konusunda bana yardımcı oldu. Henüz ilk kurulum sürecinde iken direkt tüketiciye ulaşmak için semt pazarlarında tadım stantları kurdum. Eşim ilk andan beri bana çok destek oldu. Şirket kurulum ve şişe üretimi aşamasına geçmemiz onun sayesinde gerçekleşti. Halen iki ortak olarak çalışıyoruz. Üretim aşaması tamamen onda, ben ise satış ve pazarlama tarafını yönetiyorum” diyor.

Bir markaları var, o da ‘Kaliv’. Markanın tasarım ve isim aşaması, tıpkı doğuşundaki sürece uygun olarak kendine ait bir ruhla harmanlanarak oluşturulmuş. Kaliv’in açılımı şöyle: ‘K’ oğulları Kerem’in ilk adı. ‘Ali’ ikinci ismi. ‘V’ ise soyadları olan Van’ın ilk harfi. Logo da Zehra Hanım’ın kardeşi, grafik tasarımcısı Kübra Altıntaş’ın imzasını taşıyor.

EN İYİ ŞİŞEYE EN İYİ YAĞ

Zehra Van, “Sektörde şişeleme konusundaki yaptığımız çalışmadan ötürü tekiz. Pazarlama stratejimizi de bu farklılığımız üzerine oturttuk ve çok da başarılı olduk. Bundan ötürü yeni yılda farkımızı ortaya koyan yeni bir logo ile yola devam etmeyi planlıyoruz” bilgisini paylaşıyor.

Yıllık kapasiteleri şişe bazında olduğu için çok büyük rakamlarda zeytinyağı üretimleri yok. Kendi yağları yeterli gelmediği için Edremit Körfezi’nden de alım yapıyorlar. Türkiye’nin en kaliteli zeytinyağının peşindeler. Bu nedenle oldukça yüksek kalite ürün alıyor ve bunu hak ettiği özellikte bir şişe ile şişeleyip tüketiciye arzu nesnesi olarak sunuyorlar. Dolayısıyla esas üretim ve satış mantıkları bu sistem üzere işliyor: En iyi zeytinyağını en iyi şişede satmak.

İHRACATA DA BAŞLAMIŞLAR

Genelde sektör dergileri dışında fazla bir tanıtım mecrası kullanmadıklarını söyleyen Zehra Hanım, “Sosyal medyada da markamızdan ürün alanların paylaşımları oluyor. Bunlar daha çok tüketici merkezli bir tanıtıma katkı sağlıyor. Marka kendi müşterisiyle tanıtım yapmış oluyor. Ayrıca bu, ürünün ulaşılabilirliğiyle de ilgili aslında. Zincir marketlerde olmadığınız sürece reklam yapmanın bir anlamı yok. Bu sene yedinci hasat yılımız. Genel satış ağımız turizm sektörü ile ilgili noktalar ve gurme marketlerle sınırlı. İhracat da yapıyoruz. Bunu daha da desteklemek için yabancı fuarları takip ediyoruz” diye konuşuyor.