Cumhuriyet Bulvarı No: 82 Erboy 2 İş Merkezi

Ünlü tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı:

Hepiniz zeytinlik alın ve zeytin yetiştirin

(alt başlık)
Balıkesir Ayvalık’ta, 82 yaşındaki Aynur Sucu’nun yazdığı “Aynur Teyze’den 2 Yaka / 50 Lezzet” adlı kitabının lansmanına katılan ünlü tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, tarihi bir çağrı yaptı.

(yazı buradan başlıyor)
Zeytinin bütün kutsal kitaplarda geçen bir nimet olduğunu belirten Prof. Dr. İlber Ortaylı, zeytinliklerin Akdenizlilerin hayat ağacı olduğunu söyledi. Zeytinin; yağı, yaprağı, ağacı ve kendisinin bir şifa kaynağı olarak Aristoteles’ten çok daha eski hekimler tarafından tavsiye edildiğini kaydeden Prof. Dr. Ortaylı, “Bizim kuşağın gençliğinde zeytin ve zeytinyağı birçok toplumda teorik bir bilgiydi. Hatta Amerika’da bile, New York, Chicago ve California’nın bazı yerleri dışında kimsenin İtalya’dan zeytin getirme ve zeytinyağı kullanma alışkanlığı yoktu. Ortalama Amerikalının zeytinin ne olduğunu anlaması için popüler ansiklopedileri olan Grolier Americana’ya bakması şaşılacak bir durum değildi. Büyük Rusya toprakları ve sonraki Sovyetler’de zeytin kullanımı çok düşüktü. Hatta bir ara bunun kutsal kitaplarda sözü geçen, Zeytindağı’ndaki ürün olduğu şeklinde bir izahat verilirdi. Azerbaycan’ın o zaman zeytinlikleri bakımsız ve kullanıma elverişsizdi. Bugün iş tersine döndü. Çinliler dahi zeytinyağı arıyorlar. Şakası yok. ‘Altın suyu’ desek mübalağa etmiş olmayız. Obeziteye, sindirim güçlüklerine, hatta ciltteki bazı sorunlara karşı en etkili yiyecek ve hakikaten lezzetli” dedi.
YAPILAŞMA TEHDİDİ
Türkiye’de zeytinliklerin hiç de küçümsenecek miktarda olmadığını ifade eden Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Daha doğrusu değildi. Çok uzak bir zaman değil, bizim neslin çocukluğunda dahi İzmit’ten başlayarak İstanbul’a yaklaşırken yol boyu zeytinlikler arasından geçerdiniz. O vakit buralarda etrafı zehirleyen fabrikalar, acayip yapılar yoktu. İstanbul’un bugün içinde kalan mıntıkası bile ‘Zeytinburnu’ diye anılıyor. Doğru, zeytinli bir burundu. İstanbul civarındaki zeytinlerin tadı hiç de fena değildi, sofralıktı. Tabii, Gemlik’le yarışamazdı. Ayvalık zeytinyağı fevkalade yüksek kalitededir. Ne var ki Marmara, Körfez Bölgesi ve Gemlik-Bursa yapılaşma yüzünden zeytinlikleri kaybediyor” ifadelerini kullandı.
EN İYİ ÖDÜL KORUMAK
“En güzel zeytinliklerin yerini müteahhitlerin eline bırakmanın anlamı ne, belli değil” diyen ünlü tarihçi, şöyle devam etti: “Hiçbir zeytin ülkesinde bu kadar büyük gaddarlık görmedim. Çok ciddi tedbirler almazsak bırakın etrafa zeytin satmayı, kendi ihtiyacımızı bile karşılayamayacak duruma düşeceğiz. Hele bazı bölgelerdeki zeytinliklerin ya inşaatçılara ya da hiç de bu işten anlamayan yeni taliplere bırakılması şaşılacak bir gelişme. Etrafınızdaki zeytinlikleri korumanızı tavsiye ediyorum. Bize en iyi ödül bu olur. Hepiniz zeytinlik alın ve zeytin yetiştirin. Çünkü bu bölge çok fena bir şekilde yapılaşıyor. Zeytinlikler tahrip ediliyor. Bunun üzerinde durmamız lazım. Bu durum milli bir felakettir. Türkiye nasıl klasik kültür bakımından Akdeniz’de en zengin bölgeyse, bu durum zeytinler için de aynı paralelde zenginliğe sahiptir. Bu değerleri korumamız lazım. Ayvalık ve Türkiye, zeytin zenginliği bakımından İspanya’dan geride değildir. Ama bunun da herkes bilincinde değil, itiraf etmem lazım.”

(res)
“Lütfen insanlarımız zeytinlik alsınlar. Aldığınız zeytinlikler hem sizi hem çocuklarınızı hem de vatanı kurtarır. Türkiye beton oteller değil, zeytinlikler vatanı olmak zorunda.”

(kutu)
KİTABIN ÖNSÖZÜ
İLBER HOCA’DAN
Prof. Dr. İlber Ortaylı, Literatür Yayıncılık’tan çıkan 216 sayfalık “Aynur Teyze’den 2 Yaka / 50 Lezzet” adlı kitabın önsözünde şunları yazmış: “Aynur Hanım mübadil bir ailenin çocuğu. Girit ve bu memleketten edindiği her şeyden annesi ve büyükannesinden gördüklerini yazıya döktürmüş. Sözlü olarak yaşayan bir kültürün devamı tehlikeye girer. Bence, Sucu kardeşlerin en sevimli olayı yaprak sarmasından arapsaçı gibi zerzevatın kullanışı ile yapılan kuru fasulye, yumurtalı izvinya kuşkonmaz, enginar dolması, gömlek sarması, ada köftesi saymakla bitmez, onlarca çeşidin güzel bir baskı ve kısa reçetelerle okuyucuya sunulması.”