FİRMA: Cumbalı Tarım, Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş.
MARKA: Cumbalı
BÖLGE: Manisa, Köprübaşı, Bozburun Köyü, Kocaçat Mevkii
Seçimini bu toprakların öz evlatları olan zeytin çeşitlerinden yaptı, ‘Cumbalı’ hikâyesi işte böyle doğdu
Murat Gökdere, uluslararası finans alanındaki kariyerini noktalamaya karar vermeden önce, geleceğini tarımda ve zeytinde şekillendirmeye karar vermiş. “Uluslararası iş tecrübelerinden hatırladığı, bu topraklardan olanın arkasında durmakta hep çekingen kalındığı”. Zeytin bahçesini kurmak üzereyken pek çok üretici tanıdığı iyi niyetle İspanya’nın, İtalya’nın, Yunanistan’ın bilinen çeşitlerini önermişler. Ama o hikâyenin eksik kalmaması için seçimini bu toprakların öz evlatlarından yana kullanmış. Nasıl mı?
Gökdere ailesine ait ‘Cumbalı’ markasının zeytinliği Manisa’nın Köprübaşı ilçesine bağlı Bozburun’un Kocaçat mevkinde, dağların birleştiği yüksek rakımlı bir coğrafyada. Yaklaşık 640 metre yükseklikte, kuzey-güney rüzgarlarının hâkim olduğu, her yıl yazı ve kışı arasında yaklaşık 50 derece sıcaklık farkı oluşturan bir lokasyonda. Tam 45 yıl boyunca el değmemiş, hiç tarım yapılmamış 380 dönümlük tek parça arazide, doğanın kurallarına ve döngüsüne saygıyla çiftçilik yapıyorlar. Mükemmel natürel sızma zeytinyağı için tutkulu ve zeytine çok aşıklar. Neredeyse yarım asır el değmemiş bu temiz topraklarda, kuvvetli aromasıyla bilinen 15 bin adet ‘Trilye’ çeşidi zeytin ağaçları var. Zeytinleri genel olarak erken dönemde özenle topluyorlar. Kaliteli zeytinlerden kaliteli zeytinyağı üretmek için geleneksel yöntemleri ve küçük modern teknolojileri birlikte başarıyla kullanıyorlar. Mükemmelliği yakalamak için sürekli gözlem ve deneme sıkımları yapmaktan kaçınmıyorlar. Her hasat döneminde müşterilerini şaşırtmak için çalışıyorlar. Hiçbir hasat döneminde çok yağ çıkarmak gibi bir dertleri yok. Tek amaçları kuvvetli aroma, düşük asit ve zengin içeriği bulmak. Aynı zamanda da dünya standartlarındaki yağlarını ulaşılabilir fiyatlarla sunabilmek.
ÜRETEN, ÇİFTÇİ MARKA
380 dönümlük arazilerinde 15 bin adet ‘Trilye’ çeşidi ağaçlarından hasat ettikleri zeytin meyveleri ile butik markaları ‘Cumbalı’ için ürünler yaptıklarını ve hem yurt içinde hem de yurt dışında satışa sunduklarını söyleyen Gökdere, “Bahçemizin 2012’deki kuruluşundan bu yana temel motivasyonumuz üretim odaklı çiftçilik oldu. Nasıl olmasın? Dağların birleştiği bu yerde daha ufacıkken diktiğimiz fidanlarımız, bugünlere sağlıklı bir şekilde büyüyerek geldiler. Onlarla birlikte donduk, susadık, hastalandık ve tüm süreci beraber yaşadık. Ama ölümsüz ve bilge ağaç bize bu süreçte pek çok şey öğretti. Kadim bilgileri kısa sayılabilecek bu sürede durumumuza uyarladık ve küçük teknolojik altyapılar oluşturduk. Bugün yaptığımız tarımda, sürdürülebilir bahçecilik için planımız ve uygulamalarımız var. Güney Amerika merkezli Ar-Ge’nin iyi bir örneği olan Cosmocel S.A. bitki besleme firmasının iyi çiftçilik yapan işletmeleri işaretlediği bir ağın da parçasıyız” ifadelerini kullanıyor.
İYİ ÜRÜN İÇİN İYİ ZEYTİN
İşin başından beri ismini ve gelecek pazar planlarını bildikleri markaları için bütçenin büyük çoğunluğunu her zaman üretim kısmının oluşturduğunu paylaşan Murat Gökdere, “Bu bizim için yavaş bir büyüme anlamına gelse de aslında sağlam ve sürdürülebilir gelecek hazırlıyor”. Eğer çiftçi olarak iyi zeytin meyvesi üretebiliyorsanız dünya standartlarında üretimin ön şartlarından birini yerine getirmiş oluyorsunuz. Bizim bahçemizde ‘iyi meyve’ her senenin en özel ve öncelikli gündem maddesi oluyor. Vaktimizin çoğunu bahçede geçirdiğimiz için ağacın-meyvenin bize anlatmak istediğini anlamak ve katkı sunmak için süregelen bir çabamız oluyor. Kaliteli bir meyveyle hasada giriyorsanız o zaman hasat tam bir şenliğe dönüşüyor. Hasadımızda özel zeytin meyvemizin bize verebileceği ne varsa onu üzmeden, yormadan, kirletmeden ve özenle koruyarak ürünlerimizi müşterilerimize ulaştırıyoruz” görüşünü dile getiriyor.
PAZAR KAYGISI YOK
“Ürünlerimizi ilk sunduğumuz 10 yıl öncesinden bugüne kadar kar topu gibi organik büyüyen bir perakende müşteri profilimiz var. Ayrıca; bizim üretimimizi, ürünlerimizi bilen bazı markalar için de üretim yapıyoruz” diyen Murat Bey, şöyle devam ediyor: “Memnun müşterinin diğerini, onun da diğerini getirmesiyle şimdilerde kocaman bir aile olduk. ‘Cumbalı’; her paydaşını, fikrini söylemek isteyen herkesi mutlaka samimiyetle ve dikkatle dinler. Marka olarak aidiyete, ilişkilere ve zaman içinde oluşan ortak kültüre çok önem veriyoruz. Yalnızca kalitesinden ve sürekliliğinden emin olduğumuz ürünleri satışa sunuyoruz. Erken hasat zeytinyağımızı ve natürel siyah sele zeytinimizi 2019’dan beri Kuzey Amerika, İsviçre ve son iki yıldır da Doğu Avrupa’ya gönderiyoruz. Büyüme yolculuğumuza Türkiye ve yurtdışı pazarlarda doğru dağıtım iş birlikleriyle, artan satış rakamları ile devam edeceğimizi öngörüyoruz.”
Murat Gökdere
EN İYİLER ARASINDA
Cumbalı Zeytinyağı son 6 yıldır katıldığı uluslararası yarışmaların hepsinde seçkin jüri üyeleri tarafından farklı ödüllere layık görülmüş. Bunlar arasında, önce 2020, sonra 2024’te İtalya’da ‘Kuzey Yarım Kürenin En İyileri’ finalinde ‘Trilye’ çeşidiyle finalistler arasında yer almak kazandıkları ödüllerin hepsinin önüne geçmiş. Murat Gökdere, “2020’de İtalya’da yapılan bu yarışmada ilk kez bir Türk markası ‘Best of Northern Hemisphere’ kategorisinde 5 finalist arasına girdi. İtalya’da, markamız ve ‘Trilye’ çeşidi hakkında övgü dolu söz ve yazılarla karşılanmak bize gurur verdi. Bu ödüllerin her biri bizleri sürdürülebilir şekilde iyi ürün üretmek konusunda motive ediyor. Ülkemizi, bu toprakların kendi çeşitlerini ve butik markamızı temsil etmek bizim için hep çok önemli olacak” diyor.
UZUN VADELİ POLİTİKA
VE PLANLAMA GEREKLİ
2000’lerin başından itibaren dikilmeye başlanan ve son 20 yılda 200 milyona yaklaşan zeytin ağacı sayısı üretim kapasitesi olarak Türkiye’yi dünyada önemli bir yere konumlandırmış bulunuyor. Murat Gökdere, bu konuda şunları aktarıyor: “Buradaki başka bir özellik de yeni nesil zeytin yatırımcılarının farklı uluslararası çaplı işlerinden edindikleri önemli iş birikimlerini de (örneğin bağcılıktan şarapçılığa uzanan katma değerli üretim) beraberlerinde bu alana getirmiş olmaları. Tarım yaptığımız Manisa’nın Köprübaşı ilçesi Türkiye ölçeğinde küçük bir ilçe. Ancak benzersiz coğrafyası ve geçmişinden bağımsız olarak sahip olduğu yatırımcı profiliyle bu konuya iyi bir örnek oluşturuyor. İspanya’da, İtalya’da, Amerika’da ve hatta Japonya’da zeytinle ilgilenen kişilerin artık ismini bildikleri bir bölge haline geldi. Cumbalı, bu habitatın öncülerinden biri. Yapmış olduğu üretim ve uyguladığı ürün standardı pek çok ilgilisine ve yereldeki üreticilere ilham kaynağı oluyor. İnanıyorum ki bu örneklerin çoğalması, uzun vadeli tarım politika ve planlamalar, sektörün gerçek kapasitesini ortaya çıkarmasına imkân sağlayacak.”