Milas’ın tescilli zeytinyağı markalarından biri de Beçin… Beçin Doğal Ürünler’in temeli 1920’ye dayanıyor. Kurucusu, ‘Paçalı Kara Hasan’ lakaplı Kurtuluş Savaşı gazisi Hasan Avcı. Ailenin adını taşıyan 150 dekarlık çiftlik, Çamköy-İkizköy-Kayaderesi üçgenindeki Marçal Dağı’nın eteklerinde, çam ormanlarının içinde kurulu. Yörük olan Hasan Avcı buraya hayvanlarını otlatmak için gelmiş. Yaylada su kaynağı bulunmasından ve doğal klimatik havaya sahip olmasından etkilenmiş. Yerleşik hayata geçtikten sonra, 1930’dan itibaren makilik alanları temizleyerek kendiliğinden yetişmiş delice fidanlarına memecik ve domat cinsi zeytin aşılamış. Sonuçta ortaya büyük bir zeytin ormanı çıkmış. Hasan Avcı’dan sonra bayrağı oğulları devralmış.
YÜZBAŞI RÜTBESİYLE EMEKLİ OLDU
Onlar hala işe devam etseler de işin işletme kısmı üçüncü kuşaktan Ertaş Avcı’da… Ertaş Bey, 1980, Milas Çamköy doğumlu. İlk ve orta okulu memleketinde okumuş. Liseyi Çankırı Astsubay Hazırlama Okulu’nda tamamlamış. 1998’de piyade astsubay çavuş olarak TSK’da göreve başlamış. 2005’te Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun olmuş. Açılan sınavlarda başarılı olarak 2006’da piyade teğmen rütbesine yükselmiş. Sırasıyla Kilis, Hakkari, Sivas, Aydın Söke, Ağrı, KKTC Değirmenlik, Manisa’da değişik kadro ve görevlerde hizmet vermiş. TSK’de 20 yılı doldurunca kendi isteğiyle yüzbaşı rütbesiyle emekli olup özlediği baba topraklarına dönmüş.
“İlkokula giderken köyümüzde zeytinler taş değirmenlerde öğütülür, keten çuvallara konur ve baskı ile sıkılırdı. O zeytinyağının kokusuna hayran kalırdım, burnumdan hiç gitmezdi. Çalıştığım zamanlarda izinlerimi hep zeytin toplama dönemlerinde kullanırdım. Ürettiğimiz zeytinyağlarını görev yerlerindeki arkadaşlarıma satardım. Özetle, zeytin yaşamım boyunca hep benimleydi” diyor.
DOĞAYA SAYGIDA KUSUR ETMİYORLAR
Ailenin ürünleri 2011’e kadar sofralara ya markasız olarak ulaşmış ya da farklı markalar adıyla aracı firmalar tarafından ulaştırılmış. O yıl, “Neden kendi markamızla tüketiciye ulaşmıyoruz?” denilmiş ve ‘Beçin2011’ markasında karar kılınıp tescillenmiş. Avcı Çiftliği’nde kapsamlı tarım ve hayvancılık yapılıyor ama doğaya saygıda asla kusur edilmiyor. Her yıl çoğalan zeytin ağaçlarının dışında mevsime ve iklime uygun çeşitli sebze-meyve yetiştiriliyor. Zeytinliğin bir kısmının etrafı örme tellerle çevrilerek içine adaçayı, karabaş otu, kekik gibi aromatik bitkiler ekiliyor. Bu hem organik aromatik bitkiler yetiştirmek, hem de kovanlardaki arıların faydalanması için yapılıyor. Sulama, çiftliğe ait kuyulardan sağlanıyor. Şişeleme ve paketleme ise Milas-Ören Karayolu’ndaki, Menteşe Beyliği’nin başkenti Beçin’deki tesislerde gerçekleştiriliyor.
BAĞ KENDİLİĞİNDEN ZEYTİN DEDEDEN
Türkiye’nin en büyük organik tarım işletmelerinden biri haline gelmek için çalıştıklarını paylaşan Ertaş Avcı, ekliyor: “Bir Ege atasözünün dediği gibi, ‘Bağ kendinden, zeytin dededen olur’ mantığıyla her sene bizden sonraki nesiller için yüzlerce yeni zeytin fidanı dikiyoruz. Bize emanet edilmiş olan on binlerce ağacımıza da sevgiyle bakıyoruz. Doğal olmasının yanı sıra çiftliğin kendi eko sistemi içinde dönmesini önemsiyoruz. Sözün özü, doğadan aldığımızı doğaya geri veriyoruz.”