Kör tadımla gelen birincilik premiumla ödülle taçlandı
ya da
Bahçedeki zeytin ağacıyla başlayan sevgi premiumla taçlandı
Bankacılıktan emekli olduktan sonra bir Ege kasabasında yaşama hayaliyle Didim Akbük’e yerleşen Saadet Demirağ, evlerinin bahçesindeki zeytin ağacından elde ettikleri yağın aroması, kokusu ve tadından etkilenip izini sürdüğü ‘Memecik’ sayesinde hayat verdiği ‘Sothis’ markasıyla başarıdan başarıya koşuyor.
Yönetici olarak çalıştığı bankacılık sektöründen emekli olan Saadet Demirağ ve eşi Cengiz Bey, bir Ege kasabasında yaşama hayallerini devreye sokarak Aydın Didim’e bağlı Akbük’e yerleşmişler. Aldıkları evlerinin bahçesindeki ‘Memecik’ çeşidi zeytin ağacından topladıkları ürünün miktarı az olduğu için bir komşularının zeytinleriyle birleştirerek ilk yağlarını elde etmişler. Aromasına, kokusuna, tadına hayran kalmışlar. Daha sonra bunun nedeninin yaptıkları erken hasat ve aynı zamanda AB coğrafi işaretli ‘Memecik’ çeşidi zeytinden olduğunu anlamışlar. ‘Memecik’i ve Milas zeytinyağını merak edip araştırırken, bahçelerindeki bir zeytin ağacıyla başlayan sevgileri ve biriken bilgileriyle artık bir zeytinliklerinin olmasının zamanının geldiğini anlamışlar. Ve Bafa’da bir zeytinlik alarak hayallerini gerçeğe dönüştürmüşler.
KÖR TADIMDA ‘KUSURSUZ’ SEÇİLDİ
“Öncelikli amacımız sadece ailemiz için küçük bir zeytinlik alıp üretim yapmaktı. Karşımıza çıkan seçenek bizi çok heyecanlandırdı. ‘Sothis Olive Oil’ adıyla markamızı oluşturarak ilk üretimimizi gerçekleştirdik. İklim krizinden dolayı çok önem taşıyan susuz tarımla amatörce butik üretim yapıp yakın çevremize de olabilecek en kaliteli, doğal, sağlıklı, şifa deposu ve hilesiz ürünü ulaştırmayı planladık. Bu süreçte Didim Ziraat Odası’nın düzenlediği katma değeri yüksek zeytinyağı üretimi semineri sonrası yapılan kör tadımda zeytinyağımız ‘kusursuz’ bulunarak birinci seçildi. Ardından, yıllardır yaptığımız araştırmalar, eğitim notları ve akademik bilgilerle yol almaya devam ettik. İkinci sezonumuzda daha da kaliteli üretim yapma konusunda hassasiyetimizi sürdürdük” diyor.
ONLARI ASIL ONURLANDIRAN NE?
Ancak amatör butik bir üretici olarak her şey çok da planladıkları gibi gitmemiş. Kuraklık onları en çok etkileyen faktör olmuş. Özellikle Güney Ege’de dik yamaçlarda üretim yapmak büyük zorluklar getirmiş. Susuz tarım yaptıklarından Türkiye’de zeytincilik sektöründe rekoltede artış yaşanırken, onların açısından verim istedikleri ölçüde gerçekleşmemiş. Kuraklık dışında asıl bellerini büken ise aşırı yükselen maliyetler, özellikle de işçilik ücretleri (ve hatta işçi bulamamak) olmuş. Bütün bu zorluklarla üretimlerini en ideal hale getirmek için çok çabalamışlar. Sonuç olarak ikinci hasat dönemlerinde, geçtiğimiz aylarda Zeytindostu Derneği’nce düzenlenen 16’ncı Ulusal Zeytinyağı Kalite Yarışması’nda ‘premium’ ödülle taçlanmışlar. Saadet Hanım, “Amatör ruhla başladığımız üretimimizde bu zorlu yolda ödülden öte bizi asıl onurlandıran çabalarımızı görenlerin bizi desteklemesi. Varlığını her daim yanımızda hissettiğimiz dostlarımıza minnettarız” diye konuşuyor.
Saadet Demirağ