Bebeğiniz için ideal
Dokunma, insan vücudundaki en güçlü duygudur. Dokunarak birbirimizi sever ve hissederiz. Doğumdan itibaren sevgi dolu ve güven verici dokunuşlar ise daha mutlu ve sağlıklı bebeklerin gelişimi için eşsiz bir fırsattır. Bebek masajı, bebeğin sağlıklı gelişimini destekleyen, anne-babaların bu yöntemi onlara bağımsızca uygulayabilmelerine imkan sağlayan basit, ucuz ve etkili bir tekniktir. Anne-babaların bebekleriyle kurabilecekleri ilk iletişim ona dokunmaktır. Bebek masajı düzenli uygulandığında, doğumda yeterince gelişmemiş olan dolaşım, sindirim ve boşaltım sistemleri gibi yaşamsal mekanizmaları da güçlendirir. Ayrıca, kas koordinasyonunu kuvvetlendirmesinin yanı sıra bebeğin fiziksel ve ruhsal gelişimine de olumlu katkıda bulunur. Dokunma ve göz teması anne-baba-bebek arasındaki iletişimin en önemli unsurlarıdır. Masaj uygulaması bu iki unsur için de en iyi fırsatı tanır. Göz-göze, ten-tene temas, gülümsemenin değişimi ve diğer yüz mimiklerinin masajla kombinasyonu aile ve bebek bağlanmasının en önemli öğeleridir. Erken dönemde anne-baba-bebek arasındaki temel güven duygusunun oluşturulması bebeğin ilerideki yaşamında da sağlıklı bir kişilik geliştirmesine yol açar.
STRES AZALIR, MUTLULUK ARTAR
Bebek masajı biyokimyasal olarak katekolaminler ve kortizol gibi stres hormonlarının düzeyini azaltırken, mutluluk hormonu olarak da adlandırılan melatonin, serotonin ve endorfin düzeylerini artırır. Ayrıca; bağışıklık sistemini güçlendirir, beyinde nöronlar ve sinirsel bağlantıların (sinapslar) artmasını sağlar, solunum ve dolaşımı düzenler, sindirim ve boşaltım sistemini uyarır, kilo alımını hızlandırır ve boy uzamasını etkiler, kas koordinasyonu sağlar ve motor gelişimi destekler, uyku bütünlüğünü-derinliğini sağlar, ağrıyı, gaz ve koliği azaltır. Eğer anne-baba olarak bebek bakımına ilişkin teknikler öğrenilir ve bunları uygulayabilme yeteneği gelişirse bebeği büyütmek keyifli bir aktiviteye dönüşür. Hiçbir memeli doğum gibi önemli bir olaydan sonra yavrusunu hissetmeyi ve onu beslemeyi reddetmez. Elbette, anne de bebeğini doğurduktan sonra ona karşı içgüdüsel bir hisle tavrını değiştirir, kucağına alır ve emzirir. Bu duygu doğanın ona verdiği eşsiz bir armağandır. Dokunma ve masaj, yenidoğanın anneyle vücut temasını sürdürmek ve güvencede olma duygusunu güçlendirmek için fırsat sunar. Bebekler de bu eşsiz güven ortamında bulunmanın verdiği huzuru hisseder. Çünkü bebekler çok yetenekli öğrencilerdir ve çevrelerine duyarlıdırlar. İlk temas anından itibaren bebeklerin davranışları çevreden etkilenir. Bir insanın tüm yaşamı boyunca bebeklikteki kadar büyük değişimlerin yaşandığı başka bir zaman dilimi yoktur.
FAZLASI DA, AZI DA ZARARLI
Bebeklerde masaj sistematik olarak insan elinin dokunuşu ile ve bebek bakımına özel olarak uygulanır. Ellerimiz duygularımızın ve bunun dışa yansıtılmasının en temel ifadesidir. Hem uygulayıcıda-annede, hem de bebekte rahatlatıcı etkisi olan masaj, yapıldığı zaman dilimi içinde anneye ellerinin arasındaki bebeğine odaklanmasını sağlar. Eğer anne dikkatini ve düşüncesini yalnızca bebeğine yöneltirse, o da buna olumlu tepki verecektir. Ebeveynlerin masaja başlamadan önce gevşeme egzersizi yapmaları ve bebekten masaj yapmak için izin istemeleri çok önemli bir ayrıntıdır. Bebeğe masaj uygulayacak olan kişinin izin cümlesi içinde mutlaka ‘masaj’ kelimesini kullanması ve bebeğe ismiyle hitap etmesi bebekte farkındalık gelişmesi açısından önem taşır. Masaj sırasında bebeğin gözlerine bakarak ve yumuşak tonda konuşmak ya da şarkı söylemek bebeğin de dikkatini annesine vermesine yardımcı olur. Çok hassas bir cilde sahip olan bebekler için masaj sırasında ellerin yeterli miktarda yağlanması, parmakların cilt üzerinde daha kaygan biçimde dolaşmasını sağlar. Bu miktar, ellerin bebeğin teninde kolayca kayabilmesine yetecek kadar olmalıdır. Yağ gerektikçe avuç içine sürülerek masajın rahat uygulanması sağlanmalıdır. Böylece masaj amacına uygun olarak gerçekleşecek ve bebeğin cildi temiz olacaktır. Fazla miktarda yağ bebeğin cildinin çok parlamasına, az miktarda yağ ise tahriş olmasına yol açabilir.
ÖZELLİKLE SOĞUK SIKIM OLMALI
Bebek masajında kullanılacak olan yağ mutlaka bitkisel olmalı, özellikle hafif, soğuk sıkım ve yüksek kaliteli bitkisel yağlar tercih edilmelidir. Soğuk sıkım zeytinyağı, susam yağı, ayçiçek yağı ya da tatlı badem yağı olabilir. Özellikle soğuk sıkım zeytinyağları, hafifliği, kolay ve ucuz erişimi nedeniyle tercih edilebilir. Bebeğin vücuduna kullandığımız yağ ciltten emilerek dolaşıma katılır. Ayrıca bebekler el ve ayaklarını ağızlarına götürürler. Bu nedenle bebeğin vücudu için kullandığımız yağ mutlaka doğal ve yenilebilir olmalıdır. Isıl işlem görmemiş yağların doymamış yağ oranı, ısıl işlem görmüş olan yağlara göre daha yüksektir. Isıl işlem görmemiş, soğuk sıkım bitkisel yağlar, bitkilerin, meyvelerin, çekirdeklerin, kabuklu yemişlerin veya şifalı bitkilerin sıkılması ile elde edilir. Bu yağlar koruyucu katkı maddeleri, parfüm, ağır metaller ve zehirli maddeler içermezler. Oksitlenmeyi önlemek için mutlaka ağzı kapalı cam bir şişede ve karanlık, soğuk, kuru bir yerde muhafaza edilmelidirler. Rafine yağlar da bitkisel olarak kabul edilir ancak raf ömrünü uzatmak için mekanik bir işlemden geçirilerek, inceltilip renklendirildiği için bebek teni için uygun değildir. Mineral yağlar ve endüstriyel yağlar bayatlamaz ve uygun fiyata bulunabilirler ancak bunlar ham petrolden elde edilir. Mineral yağlar milyonlarca yıldır, birikmiş ölü bitkilerin atıkları olarak değersiz bir hammadde olarak kabul ediliyor. Bu yağlar cilt tarafından emilemez. Cildin nefes almasını, terlemesini ve ısı regülasyonunu önler. Bu kadar yoğun içerikli bir karbondioksit bileşeni vücuttan atılamaz. Bu nedenle mineral bazlı yağlar bebek cildi için uygun değildir. Yöresel yağlar da daha uygun fiyata ve kolayca bulunabilirler ancak az da olsa alerjik reaksiyonlara neden olabileceğinden tercih edilmemelidir. Bebek masajında kullanılacak yağın içeriğinde kesinlikle parfüm ya da koku olmaması gerekir. Ebeveyn ve bebeğin kendi kokularının başka bir maddeyle baskılanması oksitosin salgılamasını olumsuz etkiler. Bu nedenle ticari bebe yağları zorunlu kalınmadıkça tercih edilmemelidir.